Aksaray Masaj Salonu-Masöz Esra

Aksaray Masaj Salonu-Masöz Esra

Aksaray Masaj Salonu-Masöz Esra Evet, adam hakkaten kötü değbilimselş; yapılı, dimdik, yakışıklı bir tip, kemerli burun, siyah saçlar, üç köşeli şapka yakışmış. Şimdi gelelim  ikileme.  Dizler, çok   uzun   süre   ayakta durmaktan ötürü birazcık çatırdamaya adım atar. Bunun balonca yarattığı izlenim, diş ağrısı  çeken  birinin  kapıldığı,  ağzındaki dişlerin uzadığı hissine benzetilebilir. Tüm enerjisinizü gözlerinize toplar ve birinci kata yöneltirseniz bacaklarınızdan birazcık fazla enerji alırsınız.

Bu semavi yükselişe takılan bakışlarım için beni bağışlayın teğmen. Evet, bunun bir küstahlık bulunduğunu oldukça iyi biliyorum. Bu  bakışa anlamlı demek zor, hatta anlam ifade etmeyen, sadece ümit verici. Ama bu kadar çok ümit adama çok fazla geldi; adam sendeliyor, şairin Agnete için seçtiği sözcükleri kullanırsak, yalpalıyor,  düşüyor. Bu biraz kaba ve bana sorarsan hiç olmamalıydı. Bu erkek te buna fazlasıyla müsait. Bu hakikaten vahimdir, çünkü şövalye ruhlu bir erkek olarak hanımefendileri etkilemek istiyorsan asla düşmemelisin. Şövalye ruhlu biri olmak istiyorsan bu tür  şeylere  dikkat  etmelisin.

Aksaray Masaj Salonu-Masöz Esra

Aksaray Masaj Salonu-Masöz Esra Ama yalnızca entelektüel biri olarak görünmek istiyorsan kaymanın, düşmenin hiçbir önemi  olmaz;   düşüldüğü   vakit   bunda  aslabir gariplik yoktur.- Bu vaka minik bayanımda nasıl bir tesir yapmış olabilir acaba? Ne yazık ki aynı anda boğazın her iki yakasında birden bulunamıyorum. Bir tanımış olduğumı öteki tarafa dikebilirim elbet ama öte taraftan ben kendi gözlemimi kendim yapmayı severim ve  üstelik bu öyküde benim için neler olacağı asla bilinemez ve bu durumda bir sırdaş edinmek  asla iyi değildir, çünkü bildiği şeyleri ağzından almak ve onu yanıltmak için epey zaman harcamak gerekir.-Bu mübarek adamdan sıkılmaya başladım gerçekten. Her tanrı’ın günü üniformayla geliyor. Hiç yılmıyor adam! Bir askere yakışır bir şey mi bu? Sayın efendim, bir kılıç yahut bir kasatura taşımaz mısınız? Evi fethedip kızı da zorla almanız gerekmez mi?

Fakat siz bir öğrenci, bir işgören, umutla yaşayan bir rahip olsaydınız farklı olurdu. Yine de bağışlıyorum sizi, çünkü kıza baktıkça içim açılıyor. Güzel bir kız, kahverengi gözlerinden de haylazlık akıyor. Sizin gelişinizi beklerken görünümü, artan bir güzellikle ateş benzer biçimde parıldıyor. Bundan, onun büyük bir hayal gücü olduğu sonucunu çıkarıyorum ve hayal gücü hanımların doğal makyajıdır. Özlem (laengsel) nedir? Dilde ve şiirlerde “hapis” (faengsel) sözcüğüyle kafiyelidir bu. Ne saçma!